AK Partinin 18 Ağustos tarihinde yaptığı büyük Kongre öncesi Ankara’da da AK Parti Genel merkezinde görevli bir dostumuzla çay içerken kendisine “Bu sıralar mevcut AK Partili belediye başkanlarının tamamı Partinin Yerel yönetimlerden sorumu genel başkan yardımcısı Erol Kaya’nın etrafında dört dönüyor, Genel merkezdeki kapısının önünde yatıp kalkıyor, Bu vesile ile 31 Mart 2019 tarihinde yapılacak yerel seçimde Erol Kaya vasıtası ile bir kez daha adaylığını garanti altına almak istiyor, Hele Kocaeli’de bir ilçe belediye başkanı Erol kaya ile oturabilmek ve onunla fotoğraf verebilmek adına var olan bütün imkanları kullanıyor” dediğimizde bize “Yüksel Bey kardeşim eğer Cumhurbaşkanımız ve partimizin genel başkanı Sayın Tayyip Erdoğan’ı biraz olsun tanıyorsan 18 Ağustos tarihinde yapılacak büyük kongrede Erol Kaya’nın yerinde kalamayacağını benden iyi sen bileceksin” demişti.

Bu sohbetin arkasından 18 Ağustos tarihinde yapılan büyük Kongre sonrası  Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak görev yapan Pendik eski belediye başkanı Erol Kaya görevini kayseri Eski belediye başkanı Mehmet Özhaseki’ye devretti, dolayısı ile AK partili dostumuzun öngörüsü de böylelikle gerçekleşmiş oldu.

Pendik Eski belediye başkanı ve AK Parti İstanbul milletvekili Erol Kaya’nın referansının bir belediye başkanının tekrara aday gösterilip gösterilmeyeceğine yetip yetmeyeceği konusu ayrı bir yazı konusu olacaksa da daha 18 Ağustos tarihine kadar Erol Kaya’nın ofisinin önünde yatan belediye başkanlarının yeni adreslerinin Mehmet Özhaseki’nin ofisi olduğu da artık netleşmiş durumda.

Bir kere bir gerçeği kabul etmek gerekiyor ki 31 Mart 2109 tarihinde yapılacak olan yerel seçimde 16 yılın yaratığı söylenilen siyasi yıpranmaya rağmen seçimlerin en büyük favorisi, AK Parti yani Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır, İçerisinde bulunduğumuz sıkıntıların aşılması adına tek güvenli adres olan Tayyip Erdoğan’ın başında olduğu AK partinin başkan adayları da bulundukları beldelerin kazanmaya yakın isimleridir.

Bu süreçte umut olması beklenilen Muhalefet partilerinin siyaseten nerede ise silinme noktasına geldikleri bir ortamda MHP’nin artık tamamen AK Partinin yörüngesinde bir siyaset yapması, Ana muhalefet partisi CHP’nin mevcut kadrolarına vatandaşın olan güvensizliği, 24 Haziran tarihinde yapılan seçimde çıtayı oldukça yükseğe koymasına rağmen hayal kırıklığı yaratan İYİ Partinin beklenilenden uzak bir neticeye kavuşması bu yarışta ister istemez AK Partiyi rakipsiz bir duruma getiriyor.

2004 yılından itibaren asıl mücadelenin başkan adayı olarak verildiği AK Partide Tayyip Erdoğan’ın karizması sayesinde belediye başkanlığı koltuğuna oturan AK partili adayların kendileri de en az bizim kadar AK Partide asıl zorluğun Belediye başkan adaylığını kazanmak olduğunu , bir kere başkan adayı olmaya hak kazanan adayların  propaganda dönemi boyunca önünde yürüdükleri seçim otobüsünün hoporlerinden  Tayyip Erdoğan’ın o davudi sesi ile “Beraber yürüdük biz bu yollarda” diye başlayan ifadesi ile güle oynaya seçim kazandıklarını çok çok iyi biliyorlar.

31 Mart 2019 yılında yapılacak olan Yerel seçimde bir kez daha belediye başkanlık koltuğuna oturmak isteyen mevcut belediye başkanları Eylül ayı itibarı ile başlayacak olan seçim süreci dolayısı ile var olan bütün imkanları deneyip Başkan adayı olarak ilan edilecekleri zamana kadar çalışmayı bir vatandaşlık görevi gibi gördüklerini düşünüyoruz.

24 Haziran tarihinde yapılan seçimden sonra Bakanlıkların TBMM dışından oluşturulması bir noktadan sonra milletvekilliğinin önemini de ortadan kaldırıp Yerel yönetimleri daha işlevsel bir hale getirdi, Büyükşehir belediyelerine sağlanan kaynaklar dolayısı ile belediyeleri adeta bir “Yerel parlamento” haline getiren sistem bu yapısı ile belediyeleri de daha fazla bir ilgi odağı haline getirdi.

2019 yılının mart ayında yapılacak olan yerel seçimde AK Partinin adaylarının belirlenmesi noktasında nasıl bir yol izleyeceğini bilmek zor ancak 18 ağustos tarihinde yapılan AK partinin büyük kongresinden sonra görüştüğümüz bir milletvekilinin “  Adayların belirlenmesi noktasında teşkilatlardan ve yerel yönetimlerden sorumlu Genel başkan yardımcılarının o il merkezindeki milletvekilleri ile bir araya gelerek başkan adaylarının belirlenmesi noktasında fikir teatisinde bulunacağı bilgisini aldık, bizde bölge milletvekili olarak tarafsız bir şekilde il genelindeki varsa büyükşehir ve ilçe belediye başkanlarının bu güne kadar yaptıklarını ve yapamadıklarını ilgili genel başkan yardımcılarına aktararak genel merkezimizin bölgedeki gözü kulağı olacağız” şeklindeki açıklaması aslında belediye başkanlarının kaderinin de bir noktada bölge milletvekillerinin elinde olduğu gerçeğini ortaya çıkarıyor.

Yurt genelinde 2014 tarihinde yapılan yerel seçimde alınan neticelerin değişip değişmeyeceği de aslında partilerin göstereceği belediye başkanları ile ilgili olacağını düşünüyoruz, 18 Ağustos tarihinde yapılan AK Parti’nin büyük Kongresinde parti yönetiminin nerede ise yarısının değişmesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kongrede “bu benim yakınımdır, bu benim en yakınımdaki isimlerdir” şeklindeki düşüncesini bir kenara bırakıp “Gelinen süreçte yorgun olan arkadaşlarımızı dinlenmeye aldık, dolayısı ile çok sevdiğimiz mevcut Belediye başkanlarımızı da dinlenmeye alıp seçmenin karşısında parti dışından yeni yüzler ile çıkacağız” şeklindeki görüşü  AK Partili mevcut belediye başkanlarının da en az yarısının hatta yarısından daha fazlasının değişeceğini gösteriyor.

Bizim sürekli belirttiğimiz gibi seçmen yerel seçim bile olsa mevcut belediye başkanının kim olduğuna bakmadan Tayyip Erdoğan’a oy veriyor, Ancak gelinen noktada çok sayıda Belediye başkanı artık bölgelerindeki vatandaşlara “İllallah” dedirtmiş durumdadırlar, böylesi bir noktada Cumhurbaşkanı Erdoğan’da kendisine yük olan değil yükü omuzlarından alan en azından sorun yaratmayan adaylar ile yola devam etmeyi uygun görecektir.

Eylül ayının başlaması ile birlikte bizim bu yazıklarımız daha iyi anlaşılacaktır, 24 Haziran tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan 10 puan daha az alan AK Partinin yerel seçimlere de mevcut adaylar ile katılması sonucu 24 Haziran tarihinde aldıkları oyu bile arayacak duruma gelecekleri, bunun farkında olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ında mevcut belediye başkanlarının yüzde ellisini hatta yüzle altmışlık dilimini değiştirip 31 Mart 2019 yılında yapılacak seçime yeni yüz ve yeni adaylar ile katılacağını anlamak için kahin yada müneccim olmaya gerek olmayacağını anlatmak istiyoruz.

Bize inanmayan bu yazıdan bir çıktı alıp beklesin, günü geldiğinde de ortaya çıkartıp tekrar tekrar okusun ve tarihinin aslında birbirini takip eden takvim yapraklarından ibaret olduğunu da asla unutmasın.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner266

banner263