Daha önceki yazılarımdan birinde de belirttiğim üzere, yıllık izinlerimi ve resmi tatilleri mümkün oldukça doğup büyüdüğüm il olan Aydın'da geçirmeyi tercih ederim. İlk ve orta öğretimde bu sene uygulanmaya başlanan bir haftalık ara tatil döneminde de, yıllık iznimin kalan kısmından bir bölümünü geçirmek üzere ailecek soluğu Aydın'da aldık. Tabi ki, Aydın'a her gelişimizde olduğu üzere, önce aile büyüklerimizi ziyaret ettik. Sonrasında ise, kısıtlı süre içerisinde neler yapabiliriz, nereleri ziyaret edebiliriz diye düşünmeye başladık. Yaz aylarının o sıcak günlerini geride bıraktığımız için, denize gitmek gibi bir durumumuz olamazdı. Alternatif programlar yapma çabasındayken, bir tanıdığımın önerisini değerlendirip, rahmetli Adnan Menderes'in doğup büyüdüğü yer olan Koçarlı ilçesine bağlı Çakırbeyli Mahallesinde her pazar günü kurulan organik üretici pazarını ziyaret etmeye karar verdik.
Çoğumuzun bildiği gibi Çakırbeyli, darbeciler tarafından 58 yıl önce idam edilen demokrasi şehidi eski Başbakan Adnan Menderes merhumun doğup büyüdüğü memleketidir. Bu şirin yerleşim biriminde, Menderes ailesine ait bir çiftlik ile geçen yıl açılışı yapılan Adnan Menderes Tanıtım Evi bulunmaktadır.
Çakırbeyli köy pazarının kurulduğu Menderes Parkın olduğu bölgeye vardığımızda, inanılmaz bir trafik bizi karşıladı. Kaderde, Büyükşehirlerde yaşayanların şikayet ettikleri trafik sorununun neredeyse aynısını Çakırbeyli gibi küçücük bir mahallede yaşamak ta varmış. Uzun çabalar sonucunda, uzakta da olsa, arabamızı parkedebileceğimiz boş bir park yeri bulabildik. Pazar yerinin kurulduğu bölge oldukça kalabalıktı. Havanın da güzel oluşunu fırsat bilen insanlar, uzaktan veya yakından bu pazara gelmişlerdi. Gerçi sonradan öğrendiğime göre, havanın nasıl olduğuna bakmadan, neredeyse her hafta sonu bu şirin pazara gelen müdavimler de yok değilmiş.
Pazar gezimize başladığımızda, neredeyse her tezgah başında takılıp, satışa sunulan taptaze meyve ve sebzelerin, el işlemelerinin ve köylülerin kendi ürünleri olan incir, ceviz, kestane gibi yiyeceklerin seyrine doyamadık. Tabi ki, ihtiyacımız olan ne varsa fazlasıyla satın almayı da ihmal etmedik.
Bu pazarda satışa sunulan herşey köylülerin ve üreticilerin el emeği göz nuru ürünlerdi. Bu nedenle de, sergilenen ürünlerden satın almayı, üreticiye duyduğumuz saygı sebebiyle kendimize bir görev bildik.
Pazarda en çok ilgimi çeken şeylerden biri de, Ege Bölgesinin meşhur düğün yemeği olan keşkeğin yer aldığı tezgahlar oldu. Koca koca kazanlarda pişirilen sıcacık keşkeklerden tatmamak olmazdı. Zira keşkek, ha deyince yapılıverecek bir yemek değildir. Hazırlanması oldukça meşakkatli ve sadece belli gün ve düğünlerde yapılan bir yemek olan keşkek, rastlandığında kaçırılmayacak değere sahip bir lezzettir. Özellikle Ege mutfağına ait bu kezzet, benim için Çakırbeyli köy pazarının en başta gelen ürünüydü diyebilirim.
Pazarda başka neler yoktu ki;
Sadece özel günlerde pişirilen kazan kazan aşureler, Aydın'ın ince ince kıyılmış meşhur kabak tatlıları, sac çörekleri, tepsi börekleri ve daha neler neler...
Benden size tavsiye, yolunuz bu pazara düşerse sakın tok gelmeyin, pişman olursunuz.
Pazar yerinin hemen bitişiğinde ise, satın alınan yerel gıda ürünlerinin afiyetle yenilebileceği bir açık alan çay bahçesi de mevcut. Taze köy ekmeğinizi, gözlemenizi, keskeğinizi, köy kızartmanızı alın ve oradaki çay bahcesinde afiyetle yiyin. Çakırbeylinin tatlı sularıyla demlenmiş mis gibi çaylar eşliğinde kendinize çekeceğiniz ziyafetin tadına doyamayacağınıza, her türlü bahse varım.
Parkın çayları güzel olsa da, çevre düzenlemesi ve temizlik açısından biraz daha elden geçirilmesi gerektiğini söylemeden geçmem doğru olmaz. Yetersiz çöp kovaları nedeniyle olsa gerek, yenilen yiyeceklerin oraya buraya atılmış artıklarının oluşturduğu nahoş görüntü, insanı rahatsız edecek seviyede. Ayrıca, masa ve sandalyelerin yetersiz, tuvaletlerin de pis olduğunu söylemeden geçmem mümkün değil.
Çakırbeyli Köy Pazarı, boş bir pazar gününüzü, piknik havasında alışveriş yaparak değerlendirmek için ideal bir mekan. Bu pazar sayesinde hem köye hareket kazandırılmış, hem de üreticinin ürünleri aracısız olarak ilk elden tüketicilerle buluşturulmuş. Bence çok ta güzel bir hizmete vesile olunmuş.
Fısıltı gazetesinden aldığım bir habere göre de, Koçarlı Belediyesi ve Aydın Valiliğinin girişimleri ile Çakırbeyli Köy Pazarının ürünleri, pek yakında sanal pazarlama yoluyla uzaklardaki insanlara da ulaştırılacakmış.
Trafik, temizlik ve otopark sorununa çözüm bulunduğunda bu pazarın, bırakın Aydın'ı, Egenin pek çok yerinden ziyaretçileri kucaklayacağına eminim.
Bir Pazar günümü hoşça geçirmeme, üreticilerin ürünlerini ilk elden tüketicilere ulaştırmalarına ve köy ekonomisinin canlanmasına katkıda bulunan herkese teşekkür etmeyi bir borç biliyorum. Bu ülke için taş üstüne taş koyanları taktir etmek, hepimizin görevidir.
Doğru yapılan her iş, kimin tarafından yapılırsa yapılsın, desteklenmelidir.
Hizmette siyaset olmaz...
Esen Kalın...