İSTANBUL (AA) - Finansevim Yönetim Kurulu Başkanı Emre Özkaya, faizsiz finans sistemine ilişkin, "Şu an sistem içerisinde çalışmalar gerçekleştiren 4 firma toplamda, aylık 250 milyon TL civarında Türkiye içerisinde teslimat yapıyor." ifadelerini kullandı.
Özkaya, sektöre ve Finansevim Sistemi’ne ilişkin yaptığı açıklamada, tasarrufa dayalı faizsiz finans sistemini gerçekleştirdiklerini belirterek, uyguladıkları sistemde, kişilerin imece usulü, tasarruf ederek ve yardımlaşarak mal sahibi olduğunu anlattı.
İnsanların bir şeye sahip olduktan sonra parasını ödemeyi daha aktif ve kalıcı bulduğunu aktaran Özkaya, şunları kaydetti:
"Önce alayım sonra ödeyeyim’ dünyanın gidişatı bu anlayışa gidiyor. Bizim dedelerimiz geçmiş dönemlerde tasarruf modeliyle, yardımlaşarak bir şeylerin sahibi olmuş. En basitinden ev yapacakları zaman eş dost bir araya gelip yardımlaşarak ev, araba sahibi olmuşlar. Ama günümüz şartlarında insanlar çok fazla beklemeyi tercih etmiyor. Bu sistemlerde şöyle bir kazanç elde ediyoruz; insanlar hem faize bulaşmamış oluyorlar hem de ceplerinden ekstra para ödemiyorlar. Bugün faiz oranlarına bakarsak 120 ay vadede ev sahibi olmak isteyen kişi 200 bin TL bir evin 623 milyonluk bir geri ödemesi var. Sistemimiz için kaba bir tabir ile bayanların gün sistemi diyebiliriz. Bu gün sisteminde 10 tane bayan bir araya geliyor ve her ay sırasıyla bir kişi altın ya da küçük ev aletleri alıyor. Bu şekilde kendi aralarında yardımlaşıyorlar. Tabii bu modelde birisi ilk ay alırken birisi son ay alıyor. Biz de bayanların gün sistemi gibi insanları bir araya getiriyoruz. 12 ay’dan, 360 aya kadar insanları bir araya getiriyoruz. İnsanlar sırasıyla ev sahibi olurken en sonuncuyu beklemiyorlar. Diyoruz ki 120 aylık bir gruba dahil olursanız o grup içerisinde sizi en kötü 24 ayda ev sahibi yaparız diyoruz."
Özkaya, öz sermaye ile finansmanını kendilerinin sağladığını belirterek, "Şirketi kurduğumuzda bu işe yüzde 50 ortak bir yatırımcı ile başladık. Sektörde 10 yıl deneyimimiz vardı. Biz deneyimimizi, yatırımcımız ise sermayesini koydu, böylelikle de işe başlamış olduk. Sektörde olmasının gerekli olduğunu düşündüğümüz değişiklikleri bu sistemde uygulamaya koyduk. Nedir bunlar mesela? İnsanlar Finansevim sistemi ile iş kurabiliyor, düğün yapabiliyorlar ya da evinin eşyalarını değiştirebiliyorlar. Bunların haricinde tasarrufa dayalı faizsiz finans sistemlerinin de bir katılım bedeli var. Bütün firmalar gibi bizde başlangıçta bu katılım bedelini talep ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Katılım bedelinin, yüzde 8 ila yüzde 10 arasında değiştiğini anlatan Özkaya, "Örneğin 200 bin liraya ev almak isteyen bir kişinin 20 bin lira katılım bedelini ödemesi gerekiyor. 200 bin liralık bir daire almak isteyen kişinin kenarında katılım bedeli olan 20 bin lira bulunmayabiliyor. Katılım bedelini, lansmana çıktığımız dönemde, 60 aya kadar taksitlendirme imkanı sağlamıştık. Şu anda ise 24 aya kadar taksitlendirme yapıyoruz. 24 ay boyunca taksitlendirmemiz sayesinde kişinin ödeme yapması ve ev sahibi olması kolaylaşıyor. Bir kişi bu sisteme aylık 1000 TL ödeyerek ev sahibi olabiliyor. Bugüne kadar 7 aylık bir süreç içerisinde takriben 100 civarında aileyi, ev, araba ve iş yeri sahibi yaptık." değerlendirmesinde bulundu.
- "Borç erken kapatıldığı için ekstra bir ücret ödenmez"
Özkaya, teslimat sırası hakkında bilgi vererek, "Şöyle bir örnekleme yapalım; 12 kişilik bir grup düşünelim, bu 12 kişi arasında noter huzurunda bir çekiliş yapılıyor. Yapılan çekilişte ilk kime çıktıysa o kişi evini alıyor. Kişi evini aldıktan sonra ödeme yapmaya devam ediyor. Her ay sırasıyla bir kişi otomobilini, evini, arsasını alıyor. Sistem içerisinde, 12 aydan 360 aya kadar gruplandırmalarımız var. Herkesi ödeme bütçesine, almak istediği evin, otomobilin fiyatına göre bir gruba dahil ediyoruz. Bazı şartlarımız var tabi; örneğin alınacak olan ev ise evin tapusu olmalı. Alınacak olan evin ekspertizi yapıldıktan sonra gün içerisinde parayı hesabına yatırıyoruz. Kişi aynı gün içerisinde tapusunu alıyor. Evi aldıktan sonra üzerine satılmaz koyuyoruz. Böylelikle diğer üyelerimizin parası da garanti altına alınmış oluyor." ifadelerini kullandı.
360 ay vade ile sisteme katılan bir tüketicinin, şu anki kampanyalarıyla birlikte takriben 48 ay içerisinde ev sahibi olacağını anlatan Özkaya şunları kaydetti:
"Doların ve faizlerin yükseldiği bu dönemde insanlarımızın hayallerine kavuşmasını faizsiz sistemimizle devam ettirdik. Günümüz şartlarında bir kişi ya bankadan kredi çekecek ya eski model kooperatif sistemine girecek ya da kendi biriktirecek. Başka bir alternatif yok. Asgari ücretle ya da 3 bin lira maaşla çalışan bir kişinin o maaş bordrosu ile bankanın önünden geçmesinin mümkünatı yok. Kooperatif sistemlerine giriyorlar, mağdur oluyorlar. 17 yıldır ödüyorum daha hiçbir şey alamadım diyen insanlar var. Finansevim sistemi ile ev sahibi olmak gerçekten kolay. Ama bizim insanlarımızın burada öncelikle sabretmesi gerekiyor. Her ay kenara 1000 TL koyarak para biriktirmek isteseniz 100 ay beklemeniz gerekiyor ki günümüz şartlarında biriktirmek imkansız. Diyelim ki 100 kişi bir araya geldik, her ay bir kişiye veriyoruz. Size sıra geldiğinde biz size üç kişi ödemesini yapmadı biz size 97 bin TL verelim diyemeyiz. Aradaki açığı şirket tarafından finanse ediliyor. Böyle durumlarda siz bir ay ödemediniz mi? Siz bir ay geç alın. İki ay ödemediniz mi? İki ay geç alın."
Özkaya, katılım bedelinde düşme olmadan borcun erken kapatılabildiğini belirterek, erken kapatıldığı için ekstra bir ücretin de ödenmediğini bildirdi.
Sisteme herkesin katılabildiğini, müşterilerde tek aradıkları özelliğin düzenli bir ödeme yapmaları olduğunu aktaran Özkaya, şunları kaydetti:
"Bizim sistemimizde, faiz yok ve ciddi bir maliyet farkı var. Bu ciddi maliyet farkı dediğimiz şey kredi kurumunda bir evin 3 ev olarak ödenmesi. Ama bizim sistemimizde kişiler bir eve sadece yüzde 10’luk bir katılım bedeli ödeyecek. 200 bin liralık bir evin katılım bedeli 20 bin TL. Bunun içinde ekspertini yapıyoruz, faturasını anında kesiyoruz. Ayrıca 120 aylık bir takip süreci var, evin üzerine koydurduğumuz satılamaz şerhinin maliyetini de biz ödüyoruz. Bunların hepsine baktığımız zaman toplam 20 bin TL’lik bir katılım bedeli alıyoruz. Ülkemizdeki öz sermayemizin ülkede kalmasını sağlayabilirsek zaten ülkeden dev bir değişiklik olacak. Bu sistemlerle ülkenin gidişatını kurtarabiliriz. Şu an bir kişi bankadan 100 bin TL kredi alıyor.
Bu para Türkiye’nin parası değil, bankalar yurt dışı kaynaklı çalışıyor. 100 bin lirayı kredi verirken Amerika’dan, İsviçre’den temin ederek veriyor. Bu vermiş olduğu parayı da 300 bin TL olarak geri alırken bunun 250 bin TL’si si yurt dışına giderken, 50 bin TL’si buradaki bankaya kalıyor. Zaten şu anda bankaların çoğu yurt dışı yatırımcılarına ait. Eğer öz sermayemizi ülkemizin içerisinde tutmayı başarabilirsek, bu sistemleri geliştirirsek, büyütürsek banka kurumlarında bu kredilendirme işlemlerinin seviyesini düşürmüş olacağız."
- "Birçok inşaat firması, 'müşterilerinizi bize yönlendirin' diye geliyor"
Özkaya, şu an bu sistem içerisinde çalışmalar gerçekleştiren 4 firmanın bulunduğunu, bu 4 firmanın toplamında, aylık 250 milyon TL civarında Türkiye içerisinde teslimatın yapıldığını belirterek, "Bu 250 milyon TL’lik rakamı insanlar dışarı taşımadan, Türkiye içerisinde ev alıyorlar. Para içeride kalıyor. Bu evleri inşaatçılardan alıyorlar. Bu nedenle bu sistemler inşaat sektörüne ciddi katkı sağlıyor." ifadelerini kullandı.
Finansevim'in sisteme katkısına da değinen Özkaya, katılım bedelini 24 aya kadar taksitlendirdiklerini kaydetti.
Özkaya, şunları ifade etti:
"Diyelim ki bir kişi evlenmek istiyor. Bugünün şartlarında evlenmek isteyen bir kişinin 60 bin lira parası olması lazım. Kişi, bu sisteme girer, bu sistemden yararlanarak 60 bin lirayı Finansevim Sistemi’nden alır. Aylık 1000 TL ya da tercihine göre 500 TL olacak şekilde ödemeye devam eder. Son dönemde Konya’da bir fırın fabrikası sistemimize dahil oldu. Kişinin düşüncesi şu, ben her yıl makinemi yenilemek istiyorum, sizden alarak tasarruf ettiğim parayla makine alacağım, makinenin kazandırdığı ile size ödeyeceğim, ödediğim para ile yeni bir makine alacağım.
Makine 2 TL kazandırıyor ise 1 TL’sini bize veriyor, 1 TL’si ile de kendi ihtiyaçlarını karşılıyor. Sürekli kendini yenileyerek piyasada geri kalmamış oluyor. Son dönemlerde birçok inşaat firması, müşterilerinizi bize yönlendirin diye geliyorlar. Ancak müşteri kitlemiz genellikle ikinci el konutları tercih ediyor. Müşteri kitlemizin yüzde 90’lık kısmı, 100 bin TL ile 300 bin TL arasında ikinci el ev almayı tercih eden insanlar."