KOCAELİ (AA) - ŞENGÜL OYMAK - Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı desteğiyle kurulan Bilişim Vadisi'nde çalışmalarını sürdüren Ortem firması tarafından "İnternetin İnekleri" Projesi kapsamında geliştirilen çiple, hayvancılık sisteminde kayıt dışı işlemlerin önüne geçilmesi, hayvanın sağlık durumunun takip edilmesi ile kaybolma ve çalınma riskinin azaltılması hedefleniyor.
Ortem Genel Müdürü Ömer Şahin Karaman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, telemetri ve takip teknolojileri, otomotiv elektroniği, veri madenciliği ve büyük veri alanlarında çalışmalar yaptıklarını belirterek, Ortem ve Mahrek Teknolojinin, United Group AŞ'nin yüzde 100 yerli ve milli sermayeyle kurulmuş iştirakleri olduğunu, Ar-Ge ve buna dayalı üretimler yaptıklarını bildirdi.
Ülke ekonomisine katma değer sağlayan başarılı girişimci firmalar Ortem ve Mahrek Teknolojinin "İnternetin İnekleri" Projesini yürüttüğünü kaydeden Karaman, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'ın geçen hafta Bilişim Vadisi'ni ziyaret ettiğini, kendisine bu çalışmaları anlatma fırsatı bulduklarını dile getirdi.
- "Seri üretime 2020 yılı içerisinde geçmeyi planlıyoruz"
Projeyle ilgili 4 senedir çalışmalar yaptıklarını aktaran Karaman, şunları söyledi:
"Nihai ürünleştirme bölümüne geçtik. Son 6 aydır da Tarım Bakanlığının bize atadığı Kocaeli'deki bir çiftlikte konseptin doğrulama kısmındayız. Hayvanlara taktığımız küpeyle hayvanların nerede olduğunu inceliyoruz. Konum bilgisi, üzerindeki kızgınlık bilgisi, sağlık bilgisi, hayvan kesime gitmiş mi, canlı mı, ölü mü gibi bilgileri toplayıp hayvanların tohumlama verimliliğini hesaplıyoruz. Devletimizin verdiği teşvikler var. Bu teşviklerde kayıp kaçak oranları var. Birinci önceliğimiz bu oranları yükseltmek, yani kaybı azaltmak, verimi artırmak. İkincisi hayvanların tohumlama verimliliği dediğimiz döllenme verimliliğinin artırılmasını öngörüyoruz. Zaten çalışmamızda da yüksek oranda verimlilik var. Devamında da kaçak hayvanlar var. Özellikle sınır bölgelerinde sınırdan dışarı çıkan hayvanlar var. Bunların geri gelmesinde sıkıntı oluyor. Bunların engellemesi durumu var. Sayısal bir parametre vermem şu an için doğru değil ama iyi, verimli bir çalışma oluyor."
Karaman, bu alanda pasif çipler bulunduğunu belirterek, "Bizimkiler aktif çip. Yani geliştirdiğimiz sistem üzerinde haberleşme dar bant yani Narrow Band teknolojisi aktif çipler var. Eski teknolojide sadece hayvanın kimliği ve kime ait olduğu biliniyordu. Bizim geliştirdiğimiz sistemle hayvan kaç yaşında, en son ne zaman doğum yaptı ya da tahmini ne zaman kızgınlık evresine girecek. Bunları tahminleyebiliyorsunuz. Dünya için yeni bir teknoloji diyebiliriz. Dünyada da araştırmaları devam eden bir proje. Türkiye'de aktif çip uygulaması yok. Çin'de benzer uygulamaları var. Seri üretime 2020 yılı içerisinde geçmeyi planlıyoruz." ifadelerini kullandı.
-"Karantina tedbirini erkenden aldırabiliyoruz"
GSM'nin çekmediği noktalarda cihazın topladığı verileri saklayarak yerel çiftçiye bilgi verebileceğini aktaran Karaman, GSM çektiği anda bilgileri GSM'ye aktararak bilgi kaybını engellediğini, bu sayede verimliliği maksimum seviyede tutabildiklerini belirtti.
Proje lansmanının, 9 Nisan'da İstanbul'da düzenlenecek olan IoT Eurasia Konferansı'nda gerçekleştirileceğini vurgulayan Karaman, şunları kaydetti:
"İnternetin İnekleri Projesine ilgi hayli büyük. Geliştirdiğimiz sistem üzerinde haberleşme dar bant yani Narrow Band haberleşme üzerinden gerçekleşmekte olup, elektronik küpe üzerinde bulunan sensörler vasıtasıyla muhtelif bilgiler toplanmaktadır. Toplanan bu bilgiler IoT platformumuzda makine öğrenmesi ile değerlendirilip hayvanların hastalık ve kızgınlık tahminleri yapılabilmektedir. Hayvan üzerinden okuduğumuz verilerle hayvanın kızgınlık dönemi, sağlık durumundan hayvanın hastalandığını ya da hastalanacağını kestirebiliyoruz. Diyelim ki bir salgın çıktı, salgının ilk çıktığı noktayı biz küpeler üzerinden tespit ederek, salgın daha belli bir kısımdayken karantina tedbirini erkenden aldırabiliyoruz."
Karaman, çipin ayrıca hayvan sevkiyatlarında yaşanan operasyonel yüklerin azaltılmasında da büyük bir fonksiyonu olmasını beklediklerini aktararak, projeye sadece Türkiye'nin yanı sıra global pazarlardan da talep bulunduğunu, 2020 yılında bu talepleri de karşılamayı planladıklarını sözlerine ekledi.