2022-06-27 10:21:07

İl Olalım olmayalım, İlçe benim neyime..

YÜKSEL ERCAN

yukselercanmedyagrup@gmail.com 27 Haziran 2022, 10:21

Bizim hayata yeni atıldığımızda Türkiye’de 01 Adana ile başlayan ve 67 Zonguldak ile başlayan 67 il ve bu illere bağlı ilçeler,  beldeler vardı.

Aradan geçen yıllar içerisinde bir kısmı doğal afetler, bir kısmı güvenlik gerekçesi bir kısmı da siyaseten olmak üzere var olan 67 ile 14 il daha eklendi ve il sayısı 81 olarak belirlendi.

2004 yılında hayata geçirilen büyükşehir yasası ile birlikte ilçe sayısı 900 oldu, 30 büyükşehir belediyesinin dışında kalan il merkezlerinde ise yaşam eskiden olduğu gibi devam etti halen de ediyor.

Önceki gün AK Parti Genel başkan yardımcısının Ahlat ilçesi üzerinden yaptığı ancak saatler sonra “ sözlerim yanlış anlaşıldı” diye yalanladığı “Türkiye’de  19 ilçe daha il yapılacak il sayısı 100 olacak” şeklindeki açıklaması sonrası uzun yıllardır  yaşadıkları bölgelerde Kaymakam yerine Vali görmek isteyen bölge sakinleri içinde yeni bir süreç başlamış oldu.

Türkiye’de ne zaman “ il sayısı artacak” diye bir söylem kullanılsa nerede ise 50 yıldır gönüllerinden “Vilayet” olmak geçen ilçeler anında ellerinde pankartlar ile “İl olma hakkımız elimizden alınamaz bir an önce hakkımız verilsin” şeklinde heyecanlı bir söylem geliştirilir.

Bizim memlekette İl olma ile ilgili çalışmalar o bölgenin ihtiyaçlarına göre değil sadece ve sadece siyaset için yapıldığından ve bu söylemler nerede ise hiç değişmeden seçime çeyrek kala başlatıldığından vatandaşında bu işe inancı kalmıyor.

İlçe olmayı çoktan hak eden bir sürü ilçemiz olduğu doğrudur, Biz söz konusu ilçelerde fazla kalmadığımızdan ve o ilçelerin il merkezlerine olan uzaklıklarını tam olarak hesap edemediğimizden sırf siyaset olsun diye hamaset yapmayacağız.

Bizim il merkezlerine uzaklıkları dolayısı ile il olması gerektiğini düşündüğümüz iki ilçe biliyoruz bu ilçelerden birisi Muğla’ya 152 kilometre mesafedeki Fethiye ile Antalya’ya 135 kilometre mesafedeki Alanya ilçesidir.

İl olma kriterleri arasında il merkezine uzaklık, Nüfus, Güvenlik, Olağanüstü afetler elbette ki önemlidir, bunlara ilaveten il olma kriterleri daha da çoğaltılabilir.

Sözünü ettiğimiz gerekçeler çerçevesinde sayı belirlenmeden il sayısı çoğaltılabilir ancak bu il olma ihtiyacı bir kere belirlenip ondan sonra siyaseten değiştirilmemelidir.

Yıllar önce Gebze’nin il olabilmesi adına içerisinde bizimde bulunduğumuz bir “Kent platformu “ kurulmuş başta dönemin rahmetli Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel olmak üzere tüm siyasi parti liderleri ile görüşme imkanı bulmuştuk.

O günlerde nerede ise tüm liderleri “benden yana sıkıntı olmaz” diye fikir belirtirken dönemin başbakanı rahmetli Bülent Ecevit “-arkadaşlar boşuna buralarda yorulmayın Gebze il olacak en son ilçedir, Gebze’yi il yaptığımız takdirde Kocaeli, Bartın kadar sınırları son derece küçük bir vilayet halinde kalır, böyle bir duruma da hiçbir siyasi organizasyon rıza göstermez” demişti.

Eğer zamanında yapılacaksa seçime bir yıl kaldı, Siyasi iktidar yarın çıkıp seçmene “Eğer yapılacak seçimde bize oy verirseniz seçim sonrası ilk icraatımız sizi il yapmak olacaktır “şeklinde bir vaatte bulunacaktır.

Böylesi bir vaat belki belli sayıdaki seçmen kitlesini mutlu edebilir, Ancak “Oy verirseniz sizi il yapacağız” söylemi vaatte bulunan partilere yeterli milletvekilini sağlayacak mı sorusuna net bir cevap olduğunu sanmıyoruz.

Bulundukları şartlar bakımından il olmayı hak eden ilçeler seçimi yada seçim öncesini beklemeden il yapılmalıdır, Bu yapılırken de il yapılacak ilçelere hangi ilçelerin bağlanacağı, bu karar verilirken o il merkezlerinin Türkiye Cumhuriyeti hazinesine yük getirip getirmeyeceği tam olarak tespit edilmelidir.

Nüfusu 50 bin civarında olan il merkezleri ile artık milyon rakamına ulaşmış ilçeler arasında nasıl bir mukayese yapılacağı ve kararın nasıl verileceği siyaseten değil ülke gerçeklerine göre yapılmalıdır.

Diğer türlü Kaymakam gidip Vali tabelası asıldığında o yerleşim merkezi il olmuyor ki…

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.