Kendisini Ülkücü Hareket içerisinde yaptığı mücadele ve rahmetli Alparslan Türkeş’e olan yakınlığı ile çok iyi bilmemize rağmen asıl tanışıklığımız sahibi olduğumuz yayın kuruluşunun kendisini 2000 yılında “Yılın en başarılı siyasetçisi” olarak seçtiği ve TSE Çayırova kalite kampüsünün salonunda ödüllendirdiğimiz programda daha iyi tanıma imkanı bulmuştuk.
1999 yılında “Asrın Felaketi” olarak kabul edilen Marmara depreminde ortaya koyduğu performans ve büyük fedakarlık dolayısı ile Bayındırlık ve İskan bakanı olarak Kocaeli’nin Gebze ilçesinde gazetemiz adına kendisini misafir ettiğimiz tören sırasında “ Yüksel kardeşim böylesi zor zamanlarda “Yılın Bakanı” ödülü bana ilaç gibi geldi, benden bir talebin varmı.?” şeklindeki talebine “Canınızın sağlığı, Bayındırlık bakanı olarak yaptığımız çalışmalar bize gurur veriyor, Allah ne muradınız varsa versin” diyerek kendisini Kocaeli sınırından Ankara’ya uğurlamıştık.
Koray Aydın ile ilgili süreç o zamandan sonra zaten bütün Türk milletinin gözü önünde cereyan etti, 03 Kasım 2002 sonrası MHP’nin iktidardan gidip AK Partinin gelmesi ile birlikte 3,5 yıllık süre içerisinde bize göre destan yazan Koray Aydın düzmece iddialar ile suçlanınca daha fazla beklemeden kendi talebi ile yüce divana gitmiş ve Mahkeme üyelerinin ittifakı ile tertemiz-pırıl pırıl bir şekilde aklanarak geri dönmüştü.
MHP’de Devlet Bahçeli’nin karşısına 2012 yılında Genel başkan adayı olarak çıktığında Koray Aydın’ın yanında yer almış kendisi ile birlikte Edirne’den, Kars’a kadar 30 kadar il ve çok sayıda seçim merkezi dolaşmış kongrede de kaybedince de aynı akşam MHP’deki tüm görevlerimizden istifa etmiştik.
Geçtiğimiz yıllarda kendisi ile birlikte MHP’de genel başkan adayı olan ancak sudan sebepler ile Kurultay yaptırılmaması sonucu artık parti içerisinde çıkış yolu kalmayan Koray Aydın diğer genel başkan adayları ile birlikte Genel Başkanlığını Meral Akşener’in yaptığı İYİ Partide siyaset yapma kararı almıştı.
Koray Aydın gibi güçlü bir siyasi figürün Meral Akşener’in en yakınında yer alması kabul etmek gerekir ki başta Akşener olmak üzere İyi Parti için büyük bir şans, İyi Partinin kurulması ile birlikte Teşkilatlardan sorumlu Genel başkan yardımcısı olarak görev alan Aydın o gün bu gündür bir taraftan siyaseten öne çıkmamak adına büyük bir özen gösterirken bir taraftan da partinin teşkilatlanması adına Anadolu’yu bir uçtan bir uca dolaşıyor.
Meral Akşener başkanlığındaki İYİ Parti 2019 yılında yapılacak olan genel ve yerel seçime katılabilmek adına nerede ise hemen her gün bir il yada ilçe teşkilatının kongresini yapıyor, Normal olarak partinin kuruluşu sırasında tüm siyasi ve ekonomik baskılara rağmen İYİ Partinin kurucuları olarak büyük risk alan görev alan kurucuların “seçilmiş başkanlar” olarak yola devam etmeleri noktasında görüş belirtiliyor.
Biz geçtiğimiz haftalarda yine bu sütunlarda “Şu an İYİ Parti saflarında bulunan Ülkücüler hiç gereği yokken MHP’de nerede ise 40 yıldır neticelendiremedikleri siyasi kavgalarını şimdi İYİ Partiye taşıyor bu kavgayı da teşkilatlanmayı tamamlamaktan başka hiçbir suçu günahı olmayan Koray aydın üzerinden yapmaya çalışıyorlar” şeklinde bir yazı kaleme almıştık.
İyi Parti kurulalı henüz kısa bir süre olmuş, daha da önemlisi gece gündüz demeden Kongreler yapılmadığı takdirde partinin seçimlere katılamaması gibi bir risk bulunuyor, Koray Aydın’da yukarıda belirttiğimiz gibi Genel başkan Meral Akşener’in sırtından yük almak adına elinden gelen tüm gayreti göstermekten bir an bile geri durmuyor.
Durduk yerde İYİ Parti içerisinde aslında olmayan gerekçeler yüzünden sorun çıkaran ve sayıları da bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar olan partililer “İYİ partide demokrasi yok, bizim aday olmamız engelleniyor, İYİ Partideki bu olumsuzluklar MHP’de olanlardan daha fazla” şeklinde ne işe yaradığı asla belli olmayan feveranlar ile sorun yaratıyorlar.
Bu şekildeki açıklamaların ana merkezine Koray Aydın’ı koymaktan asla çekinmeyenler “Partinin asıl genel başkanı Meral Akşener değil Koray Aydın’dır, Koray aydın teşkilatların oluşmasında kimseye yol vermiyor ve bütün hesabını Meral Akşener’in Cumhurbaşkanı adayı olmasından sonrasına yapıyor” şeklinde akıla ziyan bühtanlarda bulunuyorlar.
Bizim tanıdığımız Meral Akşener’in bu şekildeki aslı astarı olmayan iddialara prim vermeyeceği, Koray Aydın’ında Meral Akşener’i zora sokacak bir çalışma içerisinde olmayacağını çok iyi biliyoruz, Daha Cumhurbaşkanlığı ve genel seçime gelmeden 2019 yılının Mart ayında bir yerel seçim yapılacağını bu seçime de Meral Akşener genel başkanlığında girileceği gerçeği varken “Selden kütük kapmak” isteyenlerin nasıl bir ruh hali ile çaba gösterdiklerini şu an anlayabilmiş değiliz.
Biz İYİ Parti üyesi değiliz, başka bir siyasi parti ile de bağımız yok, ancak dün beraber olduğumuz nerede ise 30-yıl 40 yıl yol yürüdüğümüz arkadaşlarımız için böylesi hoş olmayan yakıştırmalar yapanlara da “bu acelecilik niye, bekleyin bakalım İYİ Parti teşkilatlanmasını tamamlasın, seçime katılabilme adına lazım olan süreci bitirsin, parti tam anlamı ile “bu saha da bizde varız” mesajını versin ondan sonra kim ne diliyorsa onu yapsın “demek gibi bir hakkımızın olduğunu düşünüyoruz.
Daha partinin kuruluşunun üzerinden bir ay bile geçmeden “ Meral Akşener’den sonra Partinin başına Koray aydın geçecek, o yüzden teşkilatlanmayı kimseye bırakmıyor” diye ortalığa düşenler için “2019 yılının kasım ayında yapılacak seçimde aday olan Meral Akşener cumhurbaşkanı seçilemedikten sonra partinin başına Koray Aydın geçse ne olacak, Yüksel Ercan geçse ne olacak.?” sorusuna daha akıl dolu cevap bulmaları gerekmektedir.
Yaşımız epey geçti, geçen yıllar içerisinde biz kendi adımıza “Duygusallığı bir kenara bırakıp daha akılcı düşünmek gerekiyor” diyerek hareket ediyoruz, bizimle birlikte çok uzun yıllar MHP’de siyaset yapmalarına rağmen başarılı olamamış arkadaşlarımızın şimdilerde “İYİ Partiyi egolarını tatmin edecek bir siyasi alan” olarak görmeleri ne kadar anlamsız ise Meral Akşener ile Koray Aydın arasında bir görüş ayrılığı olduğunu düşünmekte bir o kadar aymazlıktır.
Kavganın, tartışmanın, boşa zaman geçirmenin kimseye bir faydası yok, geçen yazımızda da çok net bir şekilde belirtmiştik, biz MHP’de yıllar yılı boş yere mücadele ettiğimiz arkadaşlarımız ile olan kavgamızı başka bir mecrada devam ettirmemek adına İYİ Partiye katılmadık, bu kararı almakla da ne kadar güzel bir iş yaptığımızı da şu an daha iyi anlayabiliyoruz.
Kavganın kimseye faydası yok, beklemek lazım, sabırlı olmak lazım, kendi egolarımızı tatmin etmek adına Meral Akşener’inde Koray Aydın’ında İyi Partiyi seçimlere sokabilmek adına gece gündüz koşturanlarında moral değerlerini bozmamak lazım.
Sonrasına sonra baklam lazım.