İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "18 Mart Çanakkale zaferi haftasında, Çanakkale Hutbesini Atatürk'süz okuttunuz! Be hey cahiller, Atatürk’süz Çanakkale olur mu?" dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Genel Merkez binasında açıklamalarda bulundu. Mecliste bulunan siyasi partilerin liderleri gibi her Salı günü konuşan Akşener, Zeytin Dalı Harekatı kapsamında görev yapan askerleri kutladı, şehitleri rahmetle anıp, gazilere acil şifalar diledi.
'ÇİFTLİK BANKÇI ARKADAŞ, AK PARTİ YÖNETİCİLERİ NE DİYORSA ONU DEMİŞ'
Konuşmasında, "Geçenlerde arkadaşlarla konuşuyorduk, bu iktidarı hangi sembolle anlatalım diye. 'AK fetöcüler' mi desek ne desek acaba? Bunlara isim çok" diyen Akşener, şöyle konuştu: "Sembollerden sembol beğeniyorduk ki, sembol geldi önümüze düştü. Alın size Çiftlikbank yolsuzluğu! AK Parti iktidarını daha iyi hiçbir şey anlatamaz. Çiftlik bankçı arkadaş, Ak Parti yöneticileri ne diyorsa onu demiş, ne vaad ediyorsa onu vaad etmiş. Geçtiğimiz yıllarda bunlara inanan gariban vatandaşım çiftlik bankçıya da inanmış. Adam paraları alıp götürmüş yurt dışında sefahat içinde yaşıyor. Benim gariban vatandaşımda burada kaptırdığı paranın peşinde çalacak kapı bulamıyor. Bu çiftlik bank olayını yazın bir yere. Bundan böyle AK Parti iktidarı bununla anılacak. Bu ülkeyi çiftlik, kendini de çobanı sananlardan artık uzak durun. Bu ülke hırsızın, yolsuzun, arsızın tacizcinin, katilin, kol gezdiği bir ülke olamaz! Ülkemiz iyiliğin, nezaketin, yardımseverliğin, komşuluğun değerleriyle kimliklenmiş bir ülkedir. Ona buna parmak sallayanların yönettiği bir ülke olmaktan derhal kurtulmalıyız."
'İZİN VERİLEMEZ VERMEYECEĞİZ'
Akşener, ülkeyi yönetenlerin fetihten söz ettiğini söyleyerek, şöyle devam etti:
"Madde bir, fetih sizi aşar birader, az yutkun da konuş. Madde iki, tarihi mazlumları korumak, barışı tesis etmekle dolu olan ordumuz, senin yeniçeri ocağın değil. Madde üç, fetih mi? Türkiye'yi ileriye taşıyamayacağın belli olunca yüzlerce yıl geriye düşüyorsun, buna asla müsaade etmeyeceğiz. Madde dört, peygamber ocağı, ana kucağı olan ordumuzu FETÖ'nün elinde hırpaladığın yetmezmiş gibi şimdi de oy devşirme aracı yapmana izin verilemez vermeyeceğiz. Bir hafta önce hakim ve savcılara talimat kitapçığı göndererek yargı bağımsızlığını yok saydınız. Şimdi de 28 Şubat brifinglerinin de ilerisinde sarayda hakim, savcı atamaları yapıyorsunuz. Cumhurbaşkanının hakim ve savcıları olmaz, olamaz."
'ÇANAKKALE HUTBESİNİ ATATÜRK'SÜZ OKUTTUNUZ'
Türkiye'de her gün yeni bir krizle uyandıklarını belirten Akşener, "18 Mart Çanakkale zaferi haftasında, Çanakkale Hutbesini Atatürk'süz okuttunuz! Be hey cahiller, Atatürk'süz Çanakkale olur mu! Çanakkale de, Atatürk de sizin sığ stratejilerinize sığmayacak kadar büyüktür. Tarih dizilerden mi öğrenilir! Osmanlı'nın kuruluşunu Diriliş'den, Kanuni'nin hayatını Hürrem'den öğrenmeye kalkan dizi entelleri oldunuz. Dizi oyuncusu Engin Altan kardeşime ‘Ertuğrul Gazi’ muamelesi yapan bir Cumhurbaşkanımız var! Siz hiç o dizi oyuncusu karşısında, Sayın Erdoğan'ın beden diline baktınız mı? Bakmadıysanız girin internete bakın. Dizi oyuncusuna tarihi kahraman muamelesi gösterenler, bu güzel vatanın şanlı tarihini de dizilerden öğreniyor. Tarih öğreneceksen bizim dünya çapında tarihçilerimiz var. Onlardan oku. İlber Hocadan oku. İlber Hocamıza ödül verdin, iyi ettin, güzel ettin de, bir tek kitabının sayfasını karıştırdın mı sen, yok. Peki, sen ne yaptın? İstiklal Marşını yeniden besteletmeye kalkıyorsun. Orada duracaksın. Haddini bileceksin, orada duracaksın. Bu millet, değil İstiklal Marşı'nın tek notasına dokunmak, aklından bile geçirenlere haddini bildirir, verir dersini eline, evine gönderir" diye konuştu.
'ÇATLAKLAR DAHA ŞİMDİDEN BAŞLADI'
AK Parti ile MHP'nin seçim ittifakında bulunmasını hatırlatan Akşener, "İktidar partisi MHP ile ittifak yaptı, yapsın. Yaptı da çatlaklar daha şimdiden başladı. Milletin gönlündeki yerlerini kaybedenler şimdi neden medet umacaklarını bilemez durumdalar. Bu telaş onları kurtaramayacak. Millet tek ittifak makamıdır. Biz bunu bilir, bunu söyler bunun da gereğini yaparız. Bizim işimiz; millete huzur vermek, ülkeyi kendi çıkarları için kamplara ayıranlara karşı birlik ve beraberlik ruhunu yeniden diriltmektir" dedi.