YALOVA (AA) - YAVUZ EMRAH SEVER - Marmara Depremi'nin en fazla yıkıma yol açtığı kentlerden biri olan Yalova, yıllar önce hazırlıksız yakalandığı afetin 19. yılını 20'ye yakın mahalle afet gönüllüsüyle karşılıyor.
Yalova Mahalle Afet Gönülleri Derneği (MAG-DER) çatısı altında kent merkezinde 9 mahalle ve 2 ilçede örgütlenen gönüllüler, sorumluluk sahalarındaki konteynerlerde stokladıkları ekipmanlarıyla olası deprem anında profesyonel yardım ekipleri bölgeye ulaşana kadar arama kurtarma faaliyeti yürütmek için hazır bekliyor.
Dernek başkanı Sabri Karaçam, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin ardından kentte ilk gönüllü hareketin 2002 yılında başladığını ve 2004'te dernekleştiğini söyledi.
Karaçam, bugün itibarıyla kent merkezinde 9 mahalle ve 2 ilçede örgütlü olduklarını ancak tüm ilçelerde örgütlenmeyi tamamlamak istediklerini belirterek, en azından her aileden bir kişinin bu konuda bilgisi olmasını hedeflediklerini vurguladı.
- "Halkımızın da hazır olması gerekiyor"
Bu çerçevede, vatandaşların bilinçlendirilmesi için 16 yıldır ellerinden geleni yaptıklarını, okullarda öğrencilere ve vatandaşlara eğitimler verdiklerini anlatan Karaçam, şöyle konuştu:
"Vatandaş ile buluştuğumuzda 'Deprem öncesi hazırlığınızı yaptınız mı, depreme hazır mıyız?' diye soruyoruz. Verilen cevap hep 'Hayır' çıkıyor. Oysa vatandaşa çok iş düşüyor. En güçlü devletler bile bu afetler karşısında çaresiz kalıyor. Bunlar dünyada görülmüş şeyler. Örneğini en son Japonya'da olan depremlerde gördük. Japonlar bizden hazır. Ona çok katılıyorum. Bizim halkımızın da hazır olması gerekiyor. Evinde yapısal olmayan riskleri yok edeceksin. Düşecek eşyaları sabitleyeceksin. Afet planını yapacaksın. Bunlar çok önemli konular. Tabii ki yapanlar var ama yapmayanlar çoğunlukta."
Karaçam, Marmara Depremi'nden sonra Kocaeli Üniversitesinin bir açıklaması olduğunu, burada ölümlerin yüzde 3'ünün, yaralanmaların ise yüzde 50'sinin evlerde gerekli tedbirlerin alınmamasından kaynaklandığını dile getirerek, "Biz istiyoruz ki bunlar sıfırlansın." dedi.
- "Eğitimli gönüllülere büyük işler düşecek"
Olası Marmara Depremi'nde İstanbul'un da etkilenen iller arasında olacağını, bu yüzden çok sayıda arama kurtarma ekibine ihtiyaç duyulacağını vurgulayan Karaçam, "O nedenle eğitimli gönüllülere büyük işler düşecek. Tüm vatandaşlar özellikle afet bilinci eğitimini almalı. Bu AFAD Başkanlığının önerdiği bir eğitim sistemi." ifadelerini kullandı.
Karaçam, örgütlendikleri her mahallede konteynerlerde gerekli her türlü alet ve edevatı bulundurduklarını belirterek, "Biz çok yoğun çalışma yapmadan çıkarabileceğimiz insanları çıkarıyoruz. Daha sonra alttan çıkarılması gereken kırılacak, delinecek şekilde yerler varsa ekipmanlarımızı oraya götürüyoruz. Enkazın derinliklerine girip yaralı veya hasar görmüş yerlerdeki insanları kurtarmaya çalışıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
- "Bilinçli değildik, sadece duyarlıydık"
Mahalle afet gönüllülerinden Muhittin Mert de olası bir afette mağdur insanlara yardımcı olmak için derneğe katıldığını belirtti.
Mert, şunları kaydetti:
"1999 Depremi'nde Yalova'daydım. O günkü şartlarda gördüm ki hiçbirimiz hiçbir şey yapamıyoruz. Karşımızda enkazlar vardı. Üstünde insanlar var fakat afet konusunda hiçbir bilgimiz yoktu. O gece karşımda bir bina yıkılmıştı. Üstünde de genç biri duruyordu. Bağırıp duruyordu. 'Ne olur benim annemi babamı kurtarın' diye ama hiçbir şey yapamadık çünkü bizler bu konuda bilinçli değildik, sadece duyarlıydık."