KOCAELİ (AA) - Kocaeli'de, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, eski Kocaeli Ticaret Odası (KOTO) Meclis Başkanı Bülent K'nin yargılanmasına başlandı.
Kocaeli 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmada, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan hakkında dava açılan tutuksuz sanık Bülent K. ile avukatı hazır bulundu.
Bülent K, savunmasında hiçbir zaman FETÖ ile irtibatının olmadığını ileri sürerek, hakkındaki suçlamaları reddetti.
Elektronik ve haberleşme mühendisi olduğunu, ticaretle uğraştığını belirten Bülent K, örgütle ilişkisi nedeniyle kapatılan İş Hayatı Dayanışma Derneği'ne (İŞHAD) 2004 yılında ticari hinterlandını genişletmek için üye olduğunu öne sürdü.
Aynı yıl bu dernek ve başka derneklerle hükümet üyelerinin de olduğu heyetle Gürcistan'a iş gezisine gittiğini anlatan sanık Bülent K, "Ancak bu derneğin üyelerinin söylemlerini değiştirdiği için 2013'te aidatımı ödemedim ve istifa dilekçesi gönderdim." dedi.
FETÖ bağlantısı nedeniyle kapatılan Erkul Koleji öğrencilerinin, 2010-2011 yılları arasında sahibi olduğu spor salonuna spor amaçlı geldiklerini söyleyen Bülent K, şöyle devam etti:
"17-25 Aralık sürecinden sonra, bu yapıyı tasvip etmediğim için çocuklarımı Erkul Koleji'nden aldım. Muktedir Yılmaz'ı okulun halkla ilişkiler sorumlusu olması ve kızımın derslerinden dolayı tanıyorum. Ben onu 'Halit' olarak biliyordum. Adının Muktedir olduğunu gazetelerden öğrendim. Ben Kocaeli'de sosyal çevresi geniş olan ve popüler bir iş yeri sahibiyim. Muktedir Yılmaz benimle ilgileniyor olsaydı, gezilere beni de götürürdü."
FETÖ'nün Kocaeli İl İmamı olan firari Mehmet Akif Saka'yı tanımadığını öne süren Bülent K, "Kocaeli Ticaret Odası Meclis Başkanı olana kadar bu kişi benimle hiç irtibat kurmamış ancak seçildikten sonra beni aradığını tespit ettim. O dönemdeki yoğunluğun içinde bu kişiyi hatırlamam mümkün değildir. Benden himmet adı altında para istemediler. Kaçma şüphem yoktur. Zaten hakkımda arama kararı çıktığında ailemle yurt dışındaydım. Kaçsam o zaman kaçardım ama Türkiye'ye gelip, emniyete teslim oldum. Ayrıca eşim AB vatandaşıdır. Yurt dışında oturma iznim var. Adli tedbirim sona ermesine rağmen burada kalmayı tercih ettim çünkü suçsuzum." ifadelerini kullandı.
Hakkında BİMER'e imzasız bir ihbar dilekçesi gönderildiğini ve etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanan bir kişinin iddiaları bulunduğunu aktaran sanık Bülent K, "Bu suçlamaları reddediyorum. Tamamen kıskançlık ve hasetle iftira atıldığına inanıyorum. Kurban paramı THK'ye veriyorum. Kurum tarafından plaketle ödüllendirildim. FETÖ'nün mütevelli heyeti üyesi olsaydım, birçok iş adamıyla irtibatım olurdu ancak 120'den fazla iş adamından sadece 4'ü ile var. Bank Asya hesabımı çocuklarımın okul taksitlerini ödemek için, okul tarafından açılan hesaba yatırdığım için açtım." şeklinde konuştu.
SEGBİS ile duruşmaya katılıp tanıklık yapan etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak itirafçı olan A.Ü. de sanığı tanıdığını, 2008'de üniversite okumak için Kocaeli'ye geldiğini ve bu süreçte örgüt evlerinde kaldığını söyledi.
Muammer Koçan'ın kendilerinden sorumlu "abi" olduğunu belirten A.Ü, şunları kaydetti:
"2019 yılında sanığın sahibi olduğu sporiuma öğrenci arkadaşları götürdüm, yemek yedik. Sanıkla bu vesileyle sohbet ettik. Muammer Koçan, sanığın mütevelli esnaf abi olduğunu söylemişti. Sanığın 17-25 Aralık sürecinden sonra ne yaptığını bilmiyorum. Ben bu yapı içerisinde ev abiliği yaptım. Bu göreve BİM deniyordu. Ben sanığı sadece sohbetlerde gördüm. Sanığın vatan millet aleyhine bir söylemi olduğunu duymadım. Benim sorumlu olduğum eve yardım ettiğini görmedim."
Sanık avukatları da müvekkillerinin suçsuz olduğunu iddia ederek, beraatini talep etti.
Mahkeme heyeti, MASAK'tan sanık hakkında ayrıntılı rapor istenmesine ve Muammer Koçan'ın SEGBİS ile tanık olarak dinlenilmesine karar vererek, duruşmayı 30 Mayıs'a erteledi.