31 Mart tarihinde yapılacak olan yerel seçim için belediye meclis üyeleri de belirlendi, Bir kaç kez daha bu sütunlarda yazmıştık, Belediye meclislerine kimi yazarsanız yazın şikayetler asla bitmez, özellikle ilk günler ortaya çıkan memnuniyetsizlik dolayısı ile sayısı fazla olmasa da istifalar yaşanır.
Normal şartlarda 31 mart tarihinde yapılacak olan seçimde AK Parti İle CHP’nin iki kutuplu mücadelesi yaşanacaktı, Bilindiği gibi İstatistiklere bakıldığında AK Partinin birinci olduğu pek çok seçim bölgesinde CHP seçimi ikinci olarak tamamlıyor.
Böylesi zamanlarda gönlünden siyaset geçenlerde bu beklentilerini ya AK Partiden yada CHP’den meclis üyesi başvurusu yaparak gideriyorlardı, Ancak ne zaman İttifaklar gündeme geldi o zaman işin rengi de tamamen değişti.
31 Mart tarihinde yapılacak seçimde seçmenin ilgisi daha çok AK Partiye ve CHP’ye olacak ancak MHP’nin AK Parti ile yaptığı “Cumhur ittifakı” karşısında İYİ Partide CHP’nin yanında pozisyon alıp “Millet İttifakını” oluşturunca ortaya son derece ilginç bir yapılaşma çıktı.
Daha çok AK Parti yada CHP’den meclis üyesi olmak isteyen ancak bunun için sıra bulamayan pek çok siyasetçinin imdadına önce İYİ Parti yetişti, arkasından SP ondan sonra da DSP yetişti.
Kocaeli gibi bir seçim bölgesinde 12 ilçenin tamamında AK Partili belediye başkan adayları ile yarışa girme kararı alındı, belli bir süre MHP kanadından “Seçime kendi meclis listelerimiz ile katılacağız” açıklaması gelmesine rağmen son gün “ MHP meclis listesi çıkarmayacak bunun yerine AK Parti listesine kontenjan verilecek” talimatı gelince işler hiç tahmin edilemeyeceği kadar değişmiş oldu.
Meclis üyesi listelerinin seçim kurullarına verilmesinden sonra bir baktık ki hiç tahmin edilemeyen isimler yine hiç tahmin edilemeyecek siyasi partilerden aday olmuşlar, dün MHP’de siyaset yapan bir isim bugün İYİ Parti kontenjanından CHP’ ye meclis üyesi yazılmış, yada İYİ Partiden adaylığı konuşulan isim SP’den belediye başkan adayı olmuş, başta AK Parti ve CHP olmak üzere diğer partilerde siyaset yapan isimler de DSP’de siyaset yapma ihtiyacı hissetmişler.
31 Mart tarihinde yapılacak seçim sonrası oluşacak belediye meclislerinin ilk toplantısında yıllar yılı aynı amaçlar uğruna siyaset yapan çok sayıda siyasetçi başka partilerden seçilmiş üyeler olarak aynı çatı altında siyaset yapacaklar var olan sorunlara çözüm üretmeye başlayacaklar.
Meseleye böyle bakınca aslında siyasetin iki kutuplu olmadığı, Özellikle belli bir yaş gurubuna gelmiş insanların “Yaşım geçti, kendi partim bana yol vermiyor, beş yıl daha bekleyecek zamanım yok, üstelik şu aralar bütün siyasi partiler birbirlerine benzedi” diyerek hiç tahmin edilemeyen partilerde siyaset yapmaktan geri durmuyorlar.
Siyasette akrabaların hatta kardeşlerin başka partilerde görev yaptıklarına çok kez şahit olunmuştur ancak 30 Mart tarihinde yapılacak seçimde çok daha fazla birinci dereceden akrabanın başka başka partilerden aday olduklarını bunda da hiçbir sıkıntı yaşamadıklarını göreceğiz.
Bu durum aslında siyasetin normalleşmesi adına güzel işaretler, siyasetin kutuplaşmadan sıyrılması, Türkiye’de var olan tüm siyasi partilerin Anayasanın güvencesi altında olduğu ve her siyasi partinin de amacının Türkiye’nin yada diğer yerleşim merkezlerinin çözümü için kafa yordukları anlaşıldığında hepimizin daha rahat bir ortamda yaşayacağı muhakkaktır.
Yerel seçim tamamlansın, Seçilen meclis üyelerini gördüğümüzde ne söylemek istediğimiz daha açık bir şekilde görülecektir..
Az daha sabır.
,