2023 yılının haziran ayında yada daha önce yapılacak bir genel seçim öncesi bilindiği gibi seçimler ile ilgili yeni düzenlemeler AK Partili Hayati Yazıcı ve MHP’li Fethi Yıldız tarafından kamuoyunda paylaşıldı, Söz konusu değişiklikler bu günlerde TBMM’de görüşüldükten sonra netleştikten sonra yapılacak genel seçimde uygulanmaya başlanacak.
Türkiye’de bilindiği gibi 84 milyon nüfus ve 81 il merkezi var , sözünü ettiğimiz bu 81 il merkezinden seçilip TBMM’ye gelecek 600 milletvekilliği için dün olduğu gibi bugünde hem adaylar hemde adayların mensup olduğu siyasi partiler kıyasıya bir mücadele içerisine girecekler.
Türkiye’de 12 Eylül 1980 ihtilali sonrası hayata geçirilen siyasi partiler kanununda bilindiği gibi o gün bu gündür köklü bir değişiklik yapılmadı, Böyle bir süreçte siyasi partiler adaylarını ön seçim yolu ile belirlemeyince gönlünden milletvekilliği geçen tüm siyasetçilerin kaderi partilerinin genel başkanlarının iki dudağı arasında kalıyor.
Seçime giren siyasi parti genel başkanları “bizim partimiz iktidara geldiğinde benim ülkeyi yönetecek yakın çalışma arkadaşlarıma ihtiyacım olacak bende en azından siyasi partiler kanunun bana verdiği yetki uyarınca yüzde beşlik kontenjanımı kullanıyor ve 30 milletvekili adayını istediğim seçim bölgesinin liste başına yazıyorum, geriye kalan aday adaylarını da merkez yoklaması-teşkilat yoklaması- Ön seçim-sözlü mülakat yada temayül yollarından birisi ile belirleyeceğim” diyerek işin içinden sıyrılıyorlar.
2023 yılının haziran ayında yada daha erken bir tarihte yapılacak genel seçime bilindiği gibi 22 siyasi parti katılacak, Partilerin genel başkanları da sözünü ettiğimiz bu yüzde beşe denk gelen 30 milletvekili adayını da genellikle başkanlık divanından yazma yoluna gidiyorlar.
Buraya kadar sorun yok sorun milletvekili olmak isteyen ama partisinin genel merkezinde yer alamadığı için var olan 81 il merkezinin herhangi bir ilçesinde yada beldesinde ikamet eden aday adayları için başlıyor.
600 milletvekilini zaten tek bir partinin kazanma ihtimali yok, Hele bu kadar fazla siyasi partinin ve ittifakın olduğu bir seçim öncesinde birinci çıkan partinin ittifakın en fazla 300 civarında vekili TBMM’ye taşıyacağı öngörülünce işin zorluğu daha bir öne çıkıyor.
Milletvekili olmak isteyen bir siyasetçi bırakın il ilçe merkezini herhangi bir ilçeye bağlı belde merkezinde ikamet ediyorsa o aday adayı için listeler belli oluncaya kadar yaşadığı cehennem hayatından başka bir şey olmayacaktır.
-Partisinin belde başkanının ve belde yönetiminin gönlünü yap
-İlçe yönetiminin kalbini kazan
-İl yönetiminde aday olmak isteyenleri ekarte et, il yönetim kurulunda bulunan yöneticileri tek tek ikna etmeye çalış ki sana faydaları olmasa bile engel olmasınlar.
Tabi teşkilatlar ile olan iletişim il merkezinin en büyük kapalı spor salonuna konulacak ön seçim sandığı ile ilgilidir, Aday adayları tüm hazırlıkları ön seçime göre yaparken bir sabah partisinin genel merkezinden gelen “Türkiye olağanüstü bir süreçten geçiyor, daha sağlam liste yapmak için adaylarımızı ön seçim yolu ile değil merkez ataması ile yapacağız” haberi ile mevzu yeni bir sürece göre evrilir.
Kendi partisinden bir şekilde çıkmayı başaran ve aday listesine girebilen siyasetçi için bu seferde seçmenin kendisini TBMM’ye gönderecek oyları vermesi beklemeye başlar.
Bu kadar zorluğun yaşandığı başka bir mücadele olduğunu hiç sanmıyoruz, Var olan tüm zorlukları aşıp milletvekili olma hakkını kazanan siyasetçinin sadece ve sadece vekil olduktan sonraki durumu bilindiğinden o vekilin seçilmek için milyon türlü zorluğun üstesinden geldiğini hiç kimse bilemez.
Gelecek yıl yine seçim var, Seçim öncesi hangi siyasi partinin adaylarını hangi metot ile seçeceği belli değil belli olan yazımızın başında da belirttiğimiz gibi genel başkanların kullanacağı yüzde beş oranındaki liste başında olacak kontenjan adayları.
84 milyonun en az üçte birinin milletvekili olmak istediği bir memlekette aday adaylarının diğer isimler arasından sıyrılmak adına verdikleri mücadeleye en az on genel seçim şahitlik etmiş bir gazeteci olarak hissediyor ve “Allah hepsinin yardımcısı olsun” temennisini iletiyoruz.
İşleri gerçekten çok zor.