Mustafa Ercan ve kardeşleri ile birlikte önce Muğla sonra da elbetteki Türkiye’ye büyük katkılar sunan ERMAŞ MERMER’in kuruluş aşamasından bugün dünyanın bütün ülkelerine ihracat yapan ve Türkiye’ye önemli sayılacak miktarda döviz kazandıran serüven aslında tam bir başarı hikayesi.
29 Ekim 1923 yılında bir imparatorluğun küllerinden Gazi Mustafa Kemal’in olağanüstü gayreti ile yeniden doğan Türkiye Cumhuriyeti o gün bu gündür var olmaya, bir taraftan varlığını devam ettirebilmek adına dış tehditlere göğüs germeye çalışırken bir taraftan da sınırları içerisinde yaşayan vatandaşlarımızın hayat standardını daha yukarılara taşımanın mücadelesini veriyor.
Ülkelerin sınırları içerisinde yaşayan vatandaşların daha iyi bir hayat sürmelerinin başta gelen şartlarından birisi güvenlik diğeri de Ekonomik alanda atılacak adımlardır, Devlet insanlarına iş sahası sağlayabildiği noktada insanlar çalışarak evlerine ekmek götürebilecek, Devlette vatandaşlarının çalışacağı sektörlerden alacağı katma değerler ile daha güçlü bir yapı için yeni hamleler yapabilecektir.
Dolayısı ile Ülkelerin daha çabuk ilerleyebilmeleri ve dünyanın en müreffeh ülkelerinin seviyesine çıkabilmeleri için yapılması gereken şey öteden beri bellidir, Devlet ya direk olarak yatırım yapacak yada özel sektörde bulunan müteşebbislere yardımcı olarak istihdam sağlanması adına yatırım yapanlara en geniş manada katkı sunacaktır.
Sanayileşmeyen, Üretmeyen, ürettiklerini de yurt dışına satamayan ülkelerin dünya arenasında yer bulmalarının artık yaşama şansının kalmadığı herkes tarafından biliniyor, Dolayısı ile bütün dünya ülkeleri şu sıra ürettikleri mamulleri yurt dışına pazarlayabilmek adına olağanüstü bir mücadele veriyorlar.
Sınırları içerisinde yaşadığı Türkiye Cumhuriyetine döviz kazandırmayı hedefleyen bunu yaparkende bölge insanına iş alanı açarak istihdam yaratan İşadamlarından birisi de seksenli yıllarda Kocaeli’nin Çayırova ilçesinden ailesi ile birlikte Muğla’nın Ula ilçesine göç eden Mustafa Ercan’dır.
Babası Hüseyin Ercan’ın aile fertleri ile Çayırova’dan, çıkıp Muğla’nın Ula ilçesine kendilerine yurt edinme isteği ile başlayan serüven bugün yaklaşık 850 kişiye iş imkanı veren ERMAŞ MERMER gibi Türkiye’nin yüz akı bir kuruluşa kadar gelmiş durumda.
Mustafa Ercan ve kardeşleri ile birlikte önce Muğla sonra da elbetteki Türkiye’ye büyük katkılar sunan ERMAŞ MERMER’in kuruluş aşamasından bugün dünyanın bütün ülkelerine ihracat yapan ve Türkiye’ye önemli sayılacak miktarda döviz kazandıran serüven aslında tam bir başarı hikayesi.
Mustafa Ercan serüvenin başlangıcını “1985 yılında Muğla’nın Ula ilçesinde işe başladık. Biz 6 erkek, 3 kız toplam 9 kardeşiz. Rahmetli babam Hüseyin Ercan, ben ve kardeşim Kemal ile birlikte başladık. Daha sonra diğer kardeşlerim Murat, Muhammet, Hakan ve Serkan tahsillerini tamamlayarak ekibimize katıldılar. Zaten işin sırrı da babamızın bize verdiği birlik, beraberlik ruhudur. Düzenli, sistemli ve dürüst çalışma kültürüdür.” diye yorumluyor.
Her geçen gün artan bir kapasite ile faaliyete devam eden ve bu özelliği ile Türkiye’ye önemli bir döviz girdisi sağlayan ERMAŞ MERMER’in yönetim kurulu başkanı Mustafa Ercan “Ben baba mesleği olan Rahmetli babam Hüseyin Ercan’ın kurduğu Mermer işin de bulunmaktan, Doğaltaş’ı dünyaya tanıtmaktan ve bu işi başarılı bir şekilde devam ettirmekten dolayı çok mutluyum. Kars’dan Muğla’ya uzanan bir hikaye ve azmin ve çok çalışmanın verdiği başarı benim hikayem. Şu an küçük bir dükkan ile başladığım baba mesleği olan Mermer işine üç fabrika, 6 Mermer ve traverten Ocağı, 500 çalışan ile Doğaltaş sektörünün öncü kuruluşlarından olduk. Mermer her daim her zaman zorluklara karşı işlenen ve günümüze kadar pek çok yerde kullanılan bir malzeme. Taş ocaklarımızın mermerleri ile başlayan işlerimiz fabrikalarımız da işlenerek istenilen kıvama geliyor ve gerekli her nerede ise kullanılıyor. Binlerce çeşit Mermerler var elbette. Mermerin doğal güzelliğini bozmadan fabrikalarımız da gerek yurt içi gerekse yurt dışın da hizmet vererek çalışmalarımıza devam ediyoruz. Firmamız ürün güvenliği ve müşteri memnuniyeti ve sorumluluk ilkeleri çerçevesin de kaliteli, sürekli ve etkili üretimi ileri teknoloji ve kapasite ile Doğaltaş Sektörün de Öncü yatırımlarını sürdürmektedir. Bugün Muğla’nın Ula ilçesin de bulunan Ana Fabrikamız 8 bin metrekaresi kapalı olmak üzere toplam 40 bin metrekare alan üzerine kurulu. Doğaltaş sektörün de bir adım daha ileri giderek 2001 yılın da Yatağan, 2014 Yılın da Fethiye Fabrikamızı üretim tesislerimize dahil ettik.” şeklinde gelinen noktayı kamuoyu ile paylaşıyor.
1985 yılından bu yana yenilikçi, dinamik, üretken, araştırmacı, güvenilir kimliklerini koruyarak insan ve çevre odaklı çalışma anlayışıyla 3 fabrika, 6 mermer ve traverten ocağı, 800’den fazla çalışanıyla bir dünya markası olan Ermaş Madencilik A.Ş.’ye geçtiğimiz aylarda yeni bir kardeş geldi, Ermaş, tecrübesini, ileri teknoloji anlayışını, çevreci ve yenilikçi kimliğini bir araya getirerek tasarım alanında da öncülüğünü ispatlayarak Coante sessiz sedasız bir şekilde Türkiye’nin bu kadar sıkıntılı bir süreç yaşadığı dönemde faaliyete başladı.
Biz önceki gün Bayram tatili için Kocaeli’den çıkıp tatil yapacağımız Akyaka’ya gitmeden önce Böylesi zor günlerde Ülke ekonomisine katkı sunmak ve çok ihtiyacımız olan Dövizi yurt dışından memleketimize kazandırmanın çabasını veren Coante Fabrikasını görmek adına fabrikanın yolunu tuttuk.
Buradan büyük bir keyifle belirmek isteriz ki Coante, 25 bin metrekare kapalı alan olmak üzere 65 bin alana kurulmuş, yıllık 800.bin metrekare üretim kapasiteli Türkiye’nin tek ,dünyanın da en gelişmiş kuvars esaslı kompoze plaka fabrikası.
Coante’yi Mustafa Ercan ile birlikte dolaşıp verdiği bilgileri nefes nefese daha da önemlisi büyük bir keyifle dinlerken bir taraftan da “Türkiye’de bu kadar büyük döviz krizi yaşanırken ve Devlet dövizdeki bu yükselişi durdurmak adına olağanüstü bir mücadele verirken böylesi bir kriz ortamında kendi imkanları il edünyanın en gelişmiş Kuvars esaslı Kompoze Plaka fabrikasını kuran ve bütün dünyaya mal satarak Ülkeye döviz kazandıran böyle bir yatırımcı aileyi Devleti yönetenlerin başlarının üzerinde taşımaları gerekiyor” diye düşünmekten edemedik.
Coante’nin işlevinin daha üst noktalara taşınması adına yönetim Kurulu başkanı Mustafa Ercan, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi ile bir işbirliğine girmiş daha doğrusu Kuruşun kapılarını sonuna kadar Üniversite üzerinden bilim ve teknolojiye açmış.
Bir ara beyaz önlüklü bir mühendis kızımız “Yüksel Bey isterseniz sizi AR-GE bölümüne götürelim, bakın bakalım bağenecekmisiniz” dediğinde açılan kapıdan içeriye girdik ve ERMAŞ Yönetim kurulu başkanı Mustafa Ercan’ı, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Mehmet Hançer’İ, MSKÜ Üniversitesi BAP ( Bilimsel Araştırmalar Projeler Koordinatörü Doktor Adem Dönmez’i, Coante Genel müdürü Kenan Erdem’i, Coante AR-GE yöneticisi Bilal Uyar’ı ve Coante AR-GE mühendisi Sedanur Tunç’u kafa kafaya vermiş proje üzerinde fikir alışverişi yaparken gördük.
Türkiye ve Türk insanı Coante’yi ismini önümüzdeki günlerde daha çok duyacak, Üretimi Muğla Üniversitesi aracılığı ile teknolojik ve bilimsel bir noktaya getirmenin çabasını veren yukarıda isimlerini yazdığımız AR-GE ekibi de Sanayileşmeyi bilimsel bir tabana oturtmanın ne kadar önemli olduğunu herkese ispat edecekler.
Biz oldum olası “Vatanını en çok sevenin Vatanına en fazla hizmet edendir” anlayışını benimsemiş birisiyiz, Bununla birlikte Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği ve her geçen gün değeri ve önemi daha iyi anlaşılan “Her Fabrika bir kaledir” sözünü ölçü aldığımızda Mustafa Ercan’ın Türkiye’nin bekası adına İki kaleyi birden kurduğunu ve yaşattığını çok net bir şekilde söyleyebiliriz.
Devletimizin Mustafa Ercan gibi işadamlarına özellikle de bu günlerde her zamankinden aha fazla ihtiyacı var, Herkesin yastık altında milyonlar ile Dolar stok ettiği ve bozdurmak için doların tavan yapmasını beklediği böylesi günlerde Mustafa Ercan’ın ülkeye döviz kazandırmak adına bırakın elini, başını, gövdesini taşın altına koyduğu düşünüldüğünde Ülkemizin böylesi fedakar işadamlarına ne kadar ihtiyacı olduğu zaten ortaya çıkacaktır.
Alkışlar Mustafa Ercan ve Mustafa Ercan gibi Ülkesinin geleceğinden başka hiçbir şey düşünmeyen İşadamlarına..