Rus Ruleti

Bir futbol karşılaşması sanıyorum ki Rus Ruletine anca bu kadar benzeyebilirdi.

Real Madrid’in kendi standardının altında olduğu gerçeği grubun durumuyla birleşince Galatasaray için tünelin ucu gözüküyordu. Buradan kazanılacak 3 puan Galatasaray’ı Bernabeu’da finale çıkartacaktı. Fatih Terim de maç planını bunun üzerine kurdu. Direkt ve riskli paslarla hücumda birden çoğalarak sezona kötü giriş yapan Courtois’yı yoklamak mantığa çok da aykırı değil. Ancak göz ardı edilen bir gerçek var. Bugün konuk ekip Luka Modric’ten yoksun. Modric onların el freni değil buradan o anlam çıkmasın ancak oyunun demlenmesi ve rakip yarı sahaya yerleşme konusunda Hırvat yıldız hala dünya seviyesinde bir oyuncu. Onun yokluğu Zidane’ı doğal olarak keskin ve hızlı hücumlara itiyor. Casemiro yeşil sahanın ortasına yaklaşık 40 metrekarelik bir kapalı ceza evi inşa etti. Hazard ve Rodrygo gibi hızlı forvetlerle Real Madrid, Galatasaray’ın direkt ve riskli paslarını kapıp 5 ila 10 saniyede Muslera’ya kadar uzandı. Yıldız kaleci yine bir resitale imza atarak takımını son dakikaya kadar oyunun içinde tuttu. İtalya’nın doğusunda kalan hinterlantta ondan daha büyüğü yok.

Galatasaray’da sezonun en büyük problemi tempoyu yükseltememekti. Yunanistan’ın Euro 2004 şampiyonluğu bir milattır. Otto Rehagel’in Yunanistan’ı dünya futboluna yeni bir soluk getirmişti. O performanstan doğan yeni fikirlerle günümüzde artık birçok düşük profilli takım bile yerleşik savunmayı bir seviyeye kadar başarabiliyor. Ligde Galatasaray’ın düşük tempoda oynaması ve tempoyu yükseltememesinin getirdiği durağanlık Anadolu takımlarının istediği oyun. Ağustos’un ortasından beri tempoyu yükseltemiyor diye eleştirdiğimiz takım tam da tempoyu yükseltmemesi gereken maçta yarınlar yokmuşçasına gaza bastı. Henüz 60. dakikada öyle sahneler gördük ki sanki Galatasaray bir kupa finalinde son dakikaya tek farkla geride giriyor. Evet, Andone ve Belhanda’nın kaçırdığı pozisyonlar var. Böylesine hızlı ve saldırgan oynarken rakip kalede şans bulursunuz ancak beraberinde getirdiği zafiyet daha büyük oluyor. Bu akşam ağır bir hezimet yaşanmadıysa bunun sebebi önce Muslera’nın yine ortaya bir şaheser sunması sonra Real Madrid forvetlerinin beceriksizliğidir.