Bahçeci Sağlık Grubu Başkanı Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bahçeci, geliştirilen testlerle rahmin haritasının çıkarıldığını ve rahim dokusunun son derece detaylı mercek altına alındığını belirterek, "Eğer sağlıksız bir durum söz konusu ise uygun hale getirmek amaçlı tedavi planlaması yaparak başarı oranları ciddi anlamda artırılıyor." ifadesini kullandı.
Bahçeci, yaptığı yazılı açıklamada, tüp bebek tedavisi gören çiftlerin en büyük korkusunun tedavinin başarısızlıkla sonuçlanması olduğunu belirterek, gelişen teknolojinin her geçen gün bu korkuyu azaltıcı yöntemler sunmasına rağmen, yaklaşık her iki çiftten birinde tedavide başarısızlık yaşanabildiğini bildirdi.
Uzmanların başarısızlığın en önemli nedeni olarak embriyonun genetik sağlığına işaret ettiğini aktaran Bahçeci, yeni bilimsel çalışmaların gebelik için en az sağlıklı bir embriyo kadar gebelik için uygun şekilde hazırlanmış bir rahim ortamının da son derece önemli olduğunu gösterdiğin kaydetti.
Bahçeci, şunları kaydetti:
"Son dönemde elde edilen bilimsel veriler, tekrarlayan başarısızlıklar gözlenen çiftlerin yaklaşık dörtte birinde rahim dokusunun embriyoyu, embriyo nakli planlanan günde kabul etmeye hazır olmadığını gösteriyor. Endometriyal Reseptivite Analizi (ERA) adı verilen testle bu çiftlerde embriyonun rahim tarafından kabul edileceği günü belirleyebiliyoruz ve embriyoların rahme nakli kişiye özel planlanarak başarılı bir gebelik sağlayabiliyoruz.
ERA testi planlanan hastalarımızda EMMA ve ALICE testlerinin de eklenmesi ile sunulan kombin yaklaşım (Endometrio) ile artık rahmin embriyoyu kabul günü ile birlikte aynı zamanda rahim dokusunda gebelik başarısızlığına neden olabilecek olumsuz bir mikrobiyom ortamının varlığı da ölçülebiliyor. Böylece klasik tanı ve gözlemlere göre başarılı bir gebelik oluşturması beklenen bir tedavi sürecinde bozulmuş ve sağlıksız bir mikrobiyom nedeni ile karşılaşılacak olası olumsuz bir sonuç önceden tespit edilebiliyor."
- "Rahim içi mikrobiotanın şifresi çözüldü"
Testlerin kısırlık tanı ve tedavisinde gelecek dönemde oldukça önemli bir etki yaratacağını savunan Bahçeci, yeni geliştirilen testlerle tekrarlayan düşüklerde artık rahmin haritası çıkartılarak, rahim içi mikrobiotanın şifresinin çözüldüğünü belirtti.
Bahçeci, yeni geliştirilen endometriyal mikrobiyom testlerin bebek sahibi olabilme yolunda tekrarlayan başarısızlıklar yaşamış ve nedeni bilinmeyen düşüklerle karşılaşmış çiftler için yepyeni bir umut ışığı olduğunu kaydetti.
Üreme tıbbına yön verecek şekilde önem taşıyan testleri Türkiye’de ilk olarak hastalara sunmanın gururunu yaşadıklarını belirten Bahçeci, geliştirilen testlerle rahmin haritasının çıkarıldığını ve rahim dokusunun son derece detaylı mercek altına alındığını belirterek, "Eğer sağlıksız bir durum söz konusu ise uygun hale getirmek amaçlı tedavi planlaması yaparak başarı oranları ciddi anlamda artırılıyor." ifadesini kullandı.
- Yeni genetik testlerle tedavi öncesi tanı artıyor
Açıklamada verilen bilgiye göre, kronik endometrit, yani bozulmuş endometriyal mikrobiota nedeniyle oluşan rahim içi iltihaplanma genellikle herhangi bir bulgu vermediği için ve klasik yöntemler ile tanısı oldukça yetersiz olduğu için tedavilerde genellikle es geçilebiliyor.
ALICE testi ile bu patolojiye neden olan en yaygın 8 mikrobik dağılım belirleniyor ve bu bilgilere göre tedavi planlanabiliyor. EMMA testiyle ise rahim iç yapısının sağlıklı bir gebelik için kapsamlı olarak mikrobiota değerlendirmesi yapılıyor.
Çalışmalar başarılı bir gebelik için rahim içinde yüksek oranda Lactobasilus olması gerektiğini gösteriyor. EMMA testi ile elde edilen mikrobik dağılım oranları ile hem mevcut rahim içi ortam bu yönden ayrıntılı olarak gözlenebiliyor hem de bozulmuş bir endometriyal mikrobiotanın varlığı durumunda gerekli destek tedavileri planlanıyor.
- Testlerin uygulanışı
Testler istenirse tüp bebek tedavileri öncesinde doğal siklusta siklusun 15'inci ve 25'inci günleri arasında veya hormon replasman tedavisi olarak hazırlanmış bir siklusta P+5’te alınan bir endometriyal biyopsi üzerinde gerçekleştiriliyor.
Alınan biyopsi örneğinden elde edilen DNA molekülleri içerisinde biyopsi yapılan gün itibariyle rahim içinde varlık gösteren mikrobiotanın detaylı analizi yapılıyor ve sağlıklı bir rahim ortamında olması gereken mikrobik dağılım ile karşılaştırılıyor. Eğer rahim ortamı bu dağılım yönünden riskli bulunur ise tedaviyi takip eden uzman hekim kontrolünde uyun bir destek tedavisi planlanarak rahim içi mikrobiotanın sağlıklı hale gelmesi sağlanıyor.
AA