25 Ekim 2017 tarihinde kurulan kurulduktan sonrada Türk siyasetinde dengeleri değiştiren İYİ Parti o gün bugündür yaptıkları ile yada yapamadıkları ile siyasetin ana gündem maddesi olmaya devam ediyor.

İYİ Partinin 2018 yılında girdiği genel seçim, 2019 yılında CHP ile oluşturduğu “Millet ittifakı” ile ortaya çıkardığı sinerji bir taraftan yıllar yılı aynı şekilde giden siyasetin yörüngesini başka bir noktaya doğru götürürken bir taraftan da “Merkez Sağın” yeni adresi olarak gösteriliyordu.

2024 yılının 14 mayıs ve 28 mayıs tarihlerinde yapılan iki seçim öncesi “masandan neden kalktı.” ve “masaya neden oturdu” ile başlayan süreç o günlerde oy oranı bir anda yüzde 18’ler civarına çıkan İYİ Parti için gerileme döneminin de başlangıcı oldu.

14 Mayıs tarihinde yapılan seçimde İYİ Parti başarılı olmasa da aldığı oy gelecek günler için yine umut vericiydi, arkasından 28 mayıs tarihinde yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde de alınan başarısızlık İYİ parti hanesine eksi olarak yazıldı.

31 Mart tarihinde yapılan yerel seçime “özü başına” katılan İYİ Partiden işin doğrusu bizde yaklaşık yüzde 9-11 arasında oy 100 ila 130 arasında belediye kazanılmasını bekliyorduk.

Ancak seçim akşamı sandıklar açıldığında oyların İYİ Parti açısından tam bir başarısızlık olduğu ortaya çıkınca Genel başkan Meral Akşener “Bu işin sorumlusu benim İYİ Parti 27 nisan tarihinde seçimli olağanüstü kongreye gidecek bende o kongrede aday olmayacağım” şeklinde açıklama yapınca Türk siyaseti bir anda 27 Nisan tarihine kilitlenmiş oldu.

Kongre kararından sonra bilindiği gibi Koray Aydın-Müsavat Dervişoğlu ve Mehmet Tolga Akalın 27 Nisan tarihinde yapılacak genel kurulda Genel başkan adayı olacaklarını açıkladılar.

Genel başkan adayı olan üç isminde Ülkücü olması, yine her üç isminde uzun yıllar MHP’de siyaset yapmaları bir anda “İYİ Parti merkez parti olmaktan vaz mı geçiyor” sorularının daha yüksek bir ses ile ifade edilmesine başlandı.

Şu sıralar her 3 genel başkan adayı da seçimli kurultayda oy kullanacak Kurultay delegelerinin önce gönüllerini sonrada oylarını alabilmek adına hızlı bir çalışma temposu içerisine girmiş bulunuyorlar.

Biz her üç adaya da uzun yıllardır tanıyan ve kendileri ile birlikte çalışan birisi olarak böylesine ulvi bir göreve talip oldukları için büyük bir saygı duyuyoruz, kurulduğu günden beri Türk siyasetinin dengelerini değiştiren ve Türkiye’de uzun zamandır uygulamaya konulan “iki partili sistemi” bozan  İYİ Partinin genel başkan adaylarının tamamı son derece saygıdeğer insanlardır.

Yukarıda da belirttiğimiz gibi her üç adayda nerede ise hayatlarının tamamını aynı ülkü ve idealler için harcamış ve birbirlerini çok iyi tanıyan siyasetçiler.

Bu yüzden biz 27 Nisan tarihinde yapılacak seçimli kurultaya kadar adayların birbirlerine saygıda sevgide asla kusur etmeyeceklerini biliyoruz.

İYİ Partinin dışarıdan gelecek müdahalelere karşı koyması gerektiği her üç aday tarafından da seslendiriliyor zira geçmiş yıllarda yapılamayan MHP kongresine nasıl müdahale edildiği artık herkes tarafından biliniyor.

İYİ Partinin kaderini yine İYİ partililer tayin etsin.

Geçtiğimiz yıl yapılan genel seçim öncesi gerçekleştirilen il kongreleri sırasında seçilen kurultay delegelerinin de en İYİ kararı vereceklerinden şüphemiz yok.

Delegelerin 27 nisan tarihinde vereceği karar işin doğrusu İYİ Partinin bundan sonrası içinde bir yol haritası olacaktır.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner266

banner263